Bankalar ve yatırımcılar, bir şirketin mali durumunu anlamak ve bir yatırımın buna değip değmediğini belirlemek için mali tabloları analiz eder.
Kaldıraç oranı, bir şirketin toplam borcunu finansal tablolardaki sermaye ile karşılaştıran finansal orandır.
Bu oran, bir şirketin borca olan bağımlılığını ve bu finansal yükümlülükleri yerine getirme kabiliyetini vurguladığı için, bir şirketin değerlemesinde en önemli ve yaygın olarak kullanılan ölçütlerden biri olarak kabul edilir.
Optimal Oran Nedir?
Optimum borç öz sermaye oranı sektöre göre değişir, ancak genel fikir birliği, bu kaldıracın 2.0 seviyesini geçmemesi gerektiğidir. Bu Borç Öz Sermaye Oranı 2.0, bir şirketin öz sermaye finansmanının üçte ikisini borçtan ve üçte birini özkaynaktan aldığını göstermektedir. Bu finansmanın iki katı.
Bu nedenle şirket yönetimi, alacaklarını veya kredilerini temerrüt korkusu olmadan işleyebilmesi ve yapısal olarak optimal sermaye kaldıracına sahip olabilmesi için uygun kaldıraç oranı ile uyumlu bir borç yükünü hedeflemelidir.
Borç kavramı doğası gereği riskli olduğundan, borç verenler ve yatırımcılar düşük kaldıraç oranlarına sahip şirketleri tercih etme eğilimindedir. Borç verenler için daha düşük faiz oranları, daha az temerrüt riski anlamına gelir. Hissedarlar için bu, bir durgunluk sırasında iflas etme şansını azaltmak anlamına gelir. Bu durum, kaldıraç oranları sektör ve/veya ulusal ortalamalardan daha yüksek olan şirketlerin tüm kaynaklardan ek finansman bulmasını zorlaştırmaktadır.
Kaldıraç Oranı Neden Önemlidir?
Kaldıracı tamamen görmezden gelen bir işletme, önemli büyüme fırsatlarını görmezden gelebilir. Borç sermayesinin avantajı, bir şirketin küçük miktarlardaki parayı zaman içinde ödenebilecek büyük miktarlara dönüştürebilmesidir.
Bu, şirketlerin genişleme projelerini diğer yöntemlerden daha hızlı finanse etmelerini sağlar ve teoride kârlarını önemli ölçüde artırabilir.
Finansal Kaldıraç Oranı Nasıl Hesaplanır?
Büyük borç, iş riskini artırır. Bu nedenle her zaman bunun daha düşük bir oranını tercih ederler. Ancak, yabancı kaynakların belirli bir yüzdesi kullanılarak özkaynak kârlılığı (ROE) artarsa, bu memnuniyetle karşılanır. Bu duruma kaldıraç etkisi denir. Daha az sermaye ile daha yüksek bir özsermaye getirisi (ROE) elde edebiliyorsanız, borçlanma daha iyi olabilir.
Finansal Kaldıraç = Toplam Borçlar / Toplam Varlıklar
Yüksek sektörler arasında bir eşleşme varsa çok farklı kaldıraç oranlarıyla karşılaşabilirsiniz. Örneğin, yoğunlaşmış sanayi kuruluşları yüksek kaldıraç oranları kullanırken, yazılım işletmelerinin düşük kaldıraç oranları kullanması beklenmektedir. Genel olarak, 1/2 finansal kaldıraç normal kabul edilir.
Kaldıraç oranının yüksek olması, bir şirketin ödeme riskini artırır ve alacaklıların anapara ve faizi taksitli ödemelerini zorlaştırabilir. Ancak bu, yabancı kaynakların kullanımının özkaynak karlılığını (ROE) yükseltmesi durumunda da olumlu karşılanabilir.
Forex Piyasasında Kaldıraç Oranı
Forex piyasasının en önemli özelliklerinden biri, düşük güvenlik ve yüksek kaldıraç ile yüksek risk ve yüksek getiri sunma avantajıdır. Ancak, döviz piyasası yatırımcılarının büyük çoğunluğu risk yönetimini tercih etmemekte, bunun yerine yetersiz risk yönetimi ile yüksek riski dezavantaja çevirmektedir. Yatırımcı psikolojisi ve finansal davranışlarının gelişimini tamamlayamayan birçok bireysel yatırımcı için yüksek kaldıraç, büyük getirilerden ziyade büyük kayıplarla sonuçlanır. SPK’nın Şubat 2017’de döviz piyasası mevzuatında yaptığı değişiklik sonucunda yurtiçi forex işlemlerinde maksimum kaldıraç oranı 1’den 10’a düşürülmüştür.
VİOP Piyasasında Kaldıraç Etkisi
Vadeli işlem ve opsiyon piyasalarının alım satımında, organize borsalarda standart sözleşmeler ile düşük marjlarla büyük pozisyonlara sahip olma imkanı sağlanmaktadır. Sözleşmenizin büyüklüğü karşılığında daha az sermaye yatırımı yaparak pozisyonunuzu koruyarak daha yüksek getiri elde edebilirsiniz. VİOP’un kaldıraç etkisi, ürüne bağlı olarak 1 ila 10 ila 1:25 arasında değişmektedir. Öte yandan, denizaşırı vadeli işlem ve opsiyon piyasalarında kaldıraç etkisi 1/70’e hafif yükselmektedir.
Hisse Senetleri Piyasasında Kaldıraç Etkisi- Kredi İşlemler
Kaldıraç terimi bir tanım olarak forex piyasası genişledikçe yatırımcı literatürüne girmiştir. Aslında kaldıraç, uzun yıllardır borsada başka bir kavram olarak kullanılmaktadır. Borç verme işi adı altında, yatırımcılar yatırılan sermayenin katları ile bir iş yürütebilirler. Aracıların bir müşterinin marjını alıp sattığı, müşterinin risk profiline göre değerlendirdiği ve kredi risk oranını belirlediği bir piyasada, marj ticareti 1’e 5, 1’e 10 ve hatta 1’e 20’den oluşmaktadır. Bu nedenle 100.000 TL sermayeli hisse senedi alım satımı yapan yatırımcılar gerektiğinde 1 milyon TL’ye kadar hisse satın alabilirler.