Cazibenin gücü, zihnin düşüncelerimizde olanları gerçeğe çevirme yeteneğinden gelir. Buna Çekim Yasası denir ve herhangi bir düşünceyi gerçekliğimize getirmek için düşüncelerimizin gücünü kullanır. Düşündüğümüz her şey sonunda gerçeğe dönüşür.
Evren sonsuz bir umut ve güzellik tuvalidir. Ne zaman canlandırıcı düşüncelere odaklansanız, sizi çevreleyen kasvetten kurtulacaksınız. Bunun yerine, olumsuz fikirler üzerinde durursanız, kendinizi olumsuz bir döngüye hapsolmuş bulursunuz. Çekim Yasası, bir kişinin olmak istediği yere ulaşma niyetiyle hareket ettiğinde neye odaklanabileceğini belirleyen gizemli bir doğa yasasıdır. Çoğu insan, Çekim Yasasının günlük yaşamları üzerindeki gücünü anlamıyor.
Bir mıknatıs demir tozlarını kendisine çeker; aynı şekilde, enerjimizi göndererek evrenden düşünce ve duyguları çekeriz. İçimizde hareketsiz kalan engin potansiyeli görmezden gelmek kolaydır. Sonuç olarak, kolayca yanlış yönlendirilir ve daha büyük duygusal sıkıntılara maruz kalırız. Ek olarak, bu bizi daha fazla duygu yüklü olayları hayatımıza çekmeye yönlendirir.
Çekim Yasasını Anlamak…
Çekim Yasasını anlamak artık bir sır olarak nitelendirilmiyor. Ek olarak, ilkeleri uygulamaya koyabilen herkes, tüm geleceğini sağlayabilir. Çekim Yasasını kullanmış olan önemli kişilerin tarihini anlamak, onu aydınlanmaya ulaşmak için kullanırken daha etkili olmanıza yardımcı olabilir. Yasanın uygulamaları ve inançları birçok insanın hayatını değiştirdi.
Çekim Yasası Tarihsel Serüveni
Buda’nın yüzlerce yıl önce modern insanlara Çekim Yasasını açıkladığına inanılıyor. Buddha’nın hayattaki hedeflerine ulaşmak için olumlu düşünmek ve iyi düşüncelere sahip olmak dediğine inanılıyordu. Bu, hukukun temeli ve insanların ona olan inancı olarak kabul edilir. Çeşitli kültürlerden insanlar Karma’ya inanırlar. Bu terim, kavramın yanında yaygın olarak kullanılmaktadır.
İnsanlar sevgi ya da öfke gibi dünyaya verdikleri şeylerin hayatlarına geri dönebileceğine inanmaya başladılar. Bu, insanların çekim yasasının yeni bir kavram olmadığını anladığını gösteriyor. İnsanlar bunu daha önce birçok farklı biçimde gördüler. Tarih boyunca birçok din ve medeniyet, Çekim Yasasının aynı ilkelerini paylaşmıştır. Bu yasa ve değerleri tarih boyunca var olmuştur. Kanunun kökenleri birçok farklı kültürün öğretilerinde bulunabilir.
Çekim Yasasını savunan modern ünlüler arasında Jim Carrey Denzel Washington yer alıyor. Çekim Yasası’nın varlığını onaylamak zordur çünkü birçok insan hayatta aldıkları her kararın kendileri üzerinde doğrudan bir etkisi olduğunu kabul edemez. Birçoğu çekim Yasasının gerçeğini kabul etmekte zorlanır, ancak onu anlamak korku döngüsünden özgürlüğe ve olumlu ya da olumsuz duyguların eksikliğine yol açar. Ayrıca bize hayatımızı değiştirme ve kaygı duymadan ilerleme gücü verir. Kuantum fizikçilerinin son çalışmaları, zihnimizin yaşamlarımız ve evren üzerindeki muazzam etkisini göstermiştir. Bu durum böylelikle daha da fazlasını ortaya çıkarmaya yardımcı oldu.
Çekim Yasası Nasıl İşliyor
Yaşamanız olmasını istediğiniz herhangi bir durum için çekim yasasını kullanmak hızlı ve kolaydır. Bunu, hedeflerinizi netleştirerek ve bir sonucu görselleştirerek başarabilirsiniz. Olmasını istediğiniz bir şey için çekim yasasını kullanırken göz önünde bulundurmanız gereken birkaç ipucu var. Hedeflerinizin gerçekleşmesinin neden bu kadar uzun sürdüğünü merak edebilirsiniz. Belki de hedeflerinizi nasıl gerçeğe dönüştüreceğinizi düşünmek için çok zaman harcıyorsunuz. Hedeflerinize ulaşma konusundaki tüm takıntılarınızı bırakmanız gerekir; Bu, sizi bu kadar uzun sürmesinin önemli bir parçası olarak ön plana çıkmaktadır.. Elbette hedeflerinize ulaşmak istiyorsunuz; bu yüzden ilk etapta oradalar. İnsanlar genellikle çekim yasasını sihirli bir ritüel ya da stres etkeni olarak yanlış yorumlarlar.
Çekim Yasasının Hayatımızdaki Rolü Nedir?
Çekim yasası şu anda hayatınızda yürürlükte olan bir kavramsal algıdır. Onunla bağlantı kurmayı öğrendikten sonra, hayatınızı ve hayallerinizi kontrol altına almak için ilkelerini kullanabilirsiniz. Odağınız, enerjiniz ve dikkatiniz evrenin size ne vereceğini belirler. Düşüncelerinizi değiştirmeyi öğrenmek, hayatınıza çektiğiniz şeyleri değiştirebilir. Bunun nedeni, siz istemeseniz bile çekim yasasının her zaman işe yaramasıdır.
Düşünceler hayatımıza neyi çektiğimizi tanımlar ve aynı şey benzer şeyleri çeker. Bir nesnedeki olumsuzluk, diğer maddede aynı titreşimleri çeker. Bu, doğal olarak olumsuz titreşimlere yönelen insanlar için geçerlidir. Bunun nedeni, olumsuzluğa sahip insanların daha fazla olumsuz olay yaşama eğiliminde olmalarıdır. Bir şey hakkında olumlu düşündüğünüzde, bunun tersi doğrudur. Amaçlanan hedefiniz hakkında pozitiflikle zihinsel olarak meşgul olduğunuz için, dünyaya ve tüm sakinlerine ilişkin algınız çarpık hale gelir.
